Nevşehir Belediye Başkanı Rasim Arı’ya demokratik hükümet darbesi
Nevşehir Belediye Başkanı Rasim Arı’ya demokratik hükümet darbesi
09Eylül2021
Kapadokya/Türkiye
İbrahim Selvi tarafından
Türkiye’de siyasi partilerin politik önceliğinin demokrasi olduğuna inanıyoruz\inanmak durumundayız.
Onlar da politik söylemlerinde sürekli “demokrasi ve demokratik toplum” vurgusu yapıyorlar.
Çünkü Türkiye’de siyasi partiler geçmişten \günümüze darbe mağduru, Askeri darbeler ve bu yönlü Askeri vesayetler karşıtı olduklarını inkar edemeyiz.
Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu isimlerinden İsmet İnönü dahi askeri darbeden nasibini almıştır. 1960 Askeri darbesi ve ardından, Talat Aydemir'in ( Harp Okulu Komutanı ) darbe girişimi...
Hatta, geçmişten günümüze demokratik yollarla seçilen bütün Başbakanlar demokrasi vurgusunu güçlendirmek ve karşı tarafa (darbecilere" bu yolda kararlılık göstermek için; “ Ben beyaz kefenimi giydim de geldim- bu yolda bir ....isim feda edilecekse ben varım – millet ardımdan geliyorsa cehenneme de giderim “ gibi söylemler de bulunmuşlardır.
Türkiye’de sivil siyaset kanadımız bu denli darbe karşıtı ve mağduruyken;
Bunun karşısında da yine aynı sivil siyasi partiler bu denli demokrasi havariliğine soyunmuşlarken.
Diğer yanda, Türkiye’nin İktidar Partisi Ak Parti Hükümeti,
kentindeki ( Nevşehir’de) yapılan yolsuzluk ve suiistimallere karşı direnen, AK Partili Belediye Başkanı Rasim Arı’yı; Belediye Başkanlığı görevinden ( Hiç bir mahkeme kararı olmadan, hakkında hiç bir suçlama yapılmadan.) 29 Ocak 2021 tarihinde İç İşleri Bakanlığı Müfettişleri'nce görevinden el çektirildi.
Çiçeği burnunda genç Belediye Başkanı Rasim Arı’nın Başkanlık hakkı elinden alındığı gibi, diğer tarafta Nevşehirli seçmenin de demokratik seçme hakkı da gasp edilmiş oldu.
Kim tarafından?
Bu tatsız girişim.....
Askeri bir darbe ya da vesayet tarafından değil, Türkiye Cumhuriyeti’nin yönetimine milli iradeyi vesayetsiz taşıyan ve darbeleri ebediyen Türk demokrasisinden çıkartmayı gerçekten başaran Ak Parti iktidarı, (Hükümeti) tarafından.
Çelişkili bir durum!
Yani sivil siyaset, sivil demokratik hükümet darbesiyle...
Bu aşamadan sonra “ ben demokratım, Demokrasiye inanıyorum “ gibi politik ifadeler kullanmak...
Ne kadar inandırıcı olur bilmiyorum.
Sözün bittiği yer derler ya işte oraya geldik, bundan sonrasını bir hikaye ile devam edelim.
Hikayeyi kısa tutacağım, aralıkları siz okuyucularım doldursunlar istiyorum.
Geçmiş zamanda...
Banka memuresi çalıştığı şube"de mesai arkadaşıyla takışır.
Karşı memur, disiplinsiz ve işinde sorumsuzdur.
Bankanın şube Müdürü’yle arası iyi olan karşı memur, bizim çalışanı komşu ilçeye tayin ( sürgün ) yaptırır.
Tayin olduğu ilçede gayet işini iyi yapan bizim çalışan;
Üç ay gibi bir zaman geçtikten sonra yeni şubenin Müdürü, kendisini odasına çağırır.
“ Müdür o zaman bana göre yaşlı bir insandı; beni odasına çağırınca şöyle yüreğim bir hop dedi.
Çünkü, Müdür o güne kadar bana ne hoş geldin ne de merhaba dedi.
Vardım, “ Müdür, Bana, buyur otur evladım” dedi.
Sonra Müdür, " Evladım ben çok müteessirim sana karşı davranışım beni çok rahatsız ediyor, geceleri uyuyamaz oldum. Ben seni sordum, soruşturdum ve senin hakkında bende bir kanaat oluştu. Şöyle ki, sen gayet işini iyi yapan bir insansın. Beni, senin geldiğin yerdeki Müdür arkadaşım yanlış yönlendirdi ve ben sana, senin hak etmediğin davranışta bulundum, sana ilgisiz davrandım. Bundan dolayı beni affet." dedi.
Sonra Müdür bana dedi ki, " Evladım, benden ne diliyorsun? İste seni görevinden terfi yaptırayım, eğer istersen istediğin yere tayin ettirelim" dedi.
Ben de baktım Müdürüm samimi, benim için gerçekten bir şeyler yapmak istiyor. Ben de dedim ki; Müdürüm, ben ne tayin ne de terfi istiyorum. Siz yapabilirseniz, benim geldiğim şubedeki O iki mazarat adamı ( Müdür ve memuru) oradan başka yere tayin ettirin, beni de eski çalıştığım şubeye gönderin dedim.
Müdür, bana baktı dedi ki, “ söz veremiyorum ançak, bir bakalım, yapabilirsem yapacağım” dedi.
Bu arada Müdürüm bana kahve de söyledi; kahvemi içip işimin başına geçtim.
İlerleyen kısa süreçte O iki mazarat adam oradan gitti, ben de kendi şubeme tayin oldum” dedi.
İşte öyle...
Ben de acizane diyorum ki...
TARİH yazıyor, yazacak da ve bizden sonra da yazılıp okunmaya devam edecek ve tarihe güzel işler yazdırmayı Allah, milletimize nasip etsin.
Şimdi, millet olarak darbecileri hiç iyi hatırlamadığımız inkar edilemez.
Sözü uzatmadan;
Gelin bu yanlış işten vaz geçin, Nevşehir Belediye Başkanı Rasim Arı’ya yapılan haksızlığı telafi edin.
Ve Rasim Arı’yı kentinin Belediye Başkanlığına geri iade edin...
Bunu yapmaya muktedirsiniz...
Yarın iki gün sonra Türkiye genelinde seçmenin önüne sandık konulacak...
Bizim seçmenimiz meydanlara çıkıp gösteri yapmaz, ulu orta haksızlığı dile getirmez.
Ançak, bir yere not eder, yazar...
Günü gelince tepkisini gösterir.
Kaybeden siyasi parti ya da siyasi şahsiyetler olmaz, kaybeden Türkiye demokrasisi olur, kamu vicdanı olur.
RASİM ARI KİMDİR?
1975 Nevşehir doğumlu olan Rasim Arı 1989 yılında eğitim görmeye başladığı Nevşehir İmam Hatip Ortaokulu’nun ardından 1993 – 1996 yılları arasında Pendik İmam Hatip Lisesi’nde eğitim gördü.
1996 yılında Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nde lisans eğitimine başlayan Rasim Arı, 2001 yılında Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nden mezun oldu. Konya Selçuk Üniversitesi İletişim Fakültesi’nde yüksek lisansını tamamlayan Rasim Arı, 2001 yılında AKP Maltepe Gençlik Kolları Teşkilat Başkanı olarak siyaset hayatına başladı.
2007 yılında AKP’den Nevşehir Milletvekilliği için adaylığını koyan Arı, 2002 yılında Maliye Bakanı Kemal Unakıtan’ın danışmanlığı görevine getirildi. Sırasıyla Devlet Bakanı Güldal Akşit ve Nimet Çubukçu’nun danışmanlığını yapan Rasim Arı, 2019 yılında yapılan seçimlerde Nevşehir Belediye Başkanı olmuştu.
İbrahim Selvi
anatoliaslv@gmail.com
İstanbul post köşeyazarı
Gulsehir.org.tr
Selviabraham.blogspot.com
Kapadokya post
Köşemi takip etmekten keyif alıyorsanız lütfen arkadaşlarınıza öneriniz.
--
İbrahim selvi
Yorumlar
Yorum Gönder