Kayıtlar

Haziran 10, 2018 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Demokratik yol haritası

Sözde demokratik ülkeler var seçimlerin yapıldığı ve siyasi partilerin olduğu. Bu sözde demokratik ülkelerde her ne kadar demokratik seçimler yapılmış olsada seçilen lider değişmez. Bu toplumlar için demokrasi, demokratik toplum amaç olmaktan öte seçilmek, seçilenin beyin şaplonunu iktidara taşımak, devlet güçünü mülkiyet edinmek, devlete hükmetmek için demokrasi araç olarak kullanılır. Bu toplumlarda; isimler, sıfatlar, makam ve mevkiler devlet ve kanunlarında desteğiyle ayrıcalıklı, ültümas geçilen nüfus edinilmeye dönüşür, dönüşmektedir. Benzeri bir çok örnek vermek mümkün. Bazı durumlarda bu mantık resmî görevli şahıslara karşısında “ ben kimim sen biliyormusun” çıkışlarıyla görevli memuru engeller, işinden aşından edeçek ayrıcalığını Ona tattırır. Bu toplumlarda görünüşte demokratik, Anayasal yurttaşlık haklarına vurgu yapan yükümlülükler vardır ancak,  özü itibarıyla anti demokratik, monarşi demokrasisinin hakim olduğu toplumlardır. Toplumda demokratik birikimin gelişmemesi

NEVŞEHİR (KAPADOKYA) MEDENİ ŞEHİR

  Türklerin geçmişinde kurdukları sıfırdan tasarladıkları şehir Nevşehir. Osmanlı Sultanlarından Patişah lll. Ahmet 1720 şehirleşmenin medeni çevre ve onu tanımlayan unsurlarını Türk şehirlerine kazandırmak istemiş, bu yönlü girişimde bulunmuştur. Bu medeni girişime o günün Sadrazamı Damat İbrahim Paşa önayak olmuştur. Parklar bahçeler, Konak ve Saray’lar inşa edilmiş. Eğitim öğrenim matba ve benzeri çağdaş kazanımlar bu dönemde yansıtılmak istenmiş. Bu yönlü medeni yaşamın önçü şehiride Nevşehir seçilmiştir. Nevşehir Damat ibrahimin memleketidir. İbrahim yaşadığı dönemde yüzünü medeni unsurlara dönmüş ve eğitim öğrenim gibi halkı  kültürel yönden bilinçlendirmek aydınlatmak istemiştir.  Ançak, o dönemin bağnaz tutucu cevresi buna izin vermemiştir. Bu girişim 1730 yıllarında lll. Ahmet’i tahtan indirilmesine İbrahimin’de katline neden olmuştur. Osmanlı’da Lale dönemi olarak tanımlanan girişim böylece son bulmuştur. Niye yazıyorum bunu, aslında çok bilinen bir vakıadır bu durum. Bu