Taşkın Nehirler herzaman düz akmaz

Sert akan Nehirler  akıntı yolunda girdaplar oluşturur ve akarsu orda bir kaç tur dairesel döngü yaptıktan sonra  yüzeyden değil alttan yoluna devam eder..

Yaşadığımız  dünyanın siyaseti de tıpkı  taşkın akan nehirlerde olduğu gibi geniş etkileyici girdaplar oluşturarak politika geliştirmekte. 

Durup dururken Rusya geçtiğimiz yıl Kırım’ı işgal etti.. sonra Ukrayna ‘ya yöneldi, AB ve ABD’nin yaptırımları Rusya’nın kabul edilmez politikasını engelledi. Rusya’nın bu haksız bağnaz  politikası sonucu Batı, Rusya’ya  bir dizi yaptırım  uyguladı. ABD,  OPEC “petrol konfederasyonu “ ile anlaşarak petrol fiyatlarını yüz elli $ dan otuz beş $ sınırına kadar çekti bu durum, Rusya ekonomisini büyük ölçüde zora soktu “Brent ham petrol varil fiyatı şu günlerde altmış $ seviyelerinde” Rusya Kırım işgalinde geri adım atmasa da Ukrayna politikasında vazgeçmek durumunda kaldı..ilerleyen zaman da.. gelişmiş ülkeler topluluğu G-8, Rusya’yı topluluktan  ihraç etti...ardından Ukrayna’ya AB büyük ölçüde para yardımı için fon oluşturdu...

Rusya, şu günler de yine Ukrayna sınırın da sınır güvenliği ve Ukrayna ulusal güvenliğini tehdit eden Askeri sabotajlarda  bulunmakta..

••••

Bu süreçte Türkiye, Rusya ile ikili ilişkilerini her geçen gün daha da geliştirip güçlendirdi ve bu ikili ilişkiler ivme kazanarak devam ediyor..

•••

Türkiye, bu sürecin öncesin de ABD, İran’a ambargo “ekonomik yaptırımlar” uygulamakta iken Türkiye, bu kez de İran yaptırımlarına  uymadı ve yaptırımları Türkiye tarafından Zarrap, İran tarafında da Zencani ikilisiyle etkisizleştirme girişiminde bulundu..

Türkiye ile yüz yıla merdiven uzatan  ABD, vazgeçilmez müttefikler nasıl  karşı karşıya gelmek durumunda kaldılar..

ABD, Türkiye’ye uzun zamandır talep ettiği Hava Savunma Sistemleri, İnsansız Hava Aracı -İHA- ve daha bir çok savunma amaçlı silah ve benzeri mühimmatları vermediği gibi kamuoyuna yansımayan daha bir çok olumsuz gelişme Türkiye’yi  stratejik ortağı, müttefiki  ABD’den  uzaklaşmak durumun da bıraktığı yönünde güçlü kanı oluştu..

Bir eylem planlanırken  sonrasın da doğacak sonuçları  eylemin, stratejisinin omurgasını oluşturur..

ABD sahada olduğu coğrafyalarda uzun zamandır bölge insanında oluşturulan örgütleri kullanıyor.  Irak operasyonunda, Afganistan’da ve  Libya’da son olarakta Suriye’de  PYD ile bunu yapmakta..doğru ya da yanlış bu tartışılır..

Türkiye bölgede Ulusal çıkarlarını gözetirken ABD’de uzun vadede Ulusal güvenliği  “İsrail faktörü “ ABD’yi bölgede etkin aktör rol almak durumun da bırakıyor..

Suriye’de üslenen PYD unsurlarının fiziki varlığı Türk Silahlı Kuvvetleri’nin yapacağı küçük Askeri operasyon ile giderebileceği bir şer odağı.  “ üstelik coğrafya  Kandil gibi sarp engebeli de değil”

Suriye’de ABD, PYD ile yaptığı ittifakın bölgedeki DEAŞ unsurlarına yönelik olmaktan uzak İran, için ilerleyen zaman da olması ihtimal gerekebilecek Askeri operasyonel müdahaleye yönelik koşullanma olduğunu dile getiren çevreler de  yok değil..

•••

Türkiye ulusal çıkarlarının gerektirdiği stratejiyi kendi iradesiyle oluşturacak güçe ulaşmıştır.. Türkiye edindiği ve ilerde artıracağı güçünü  ulusal güvenliğini sağlamak ve ulusunun refahını, insanının zenginliğini artırmak yönlü kullanacaktır... dünya barışına katkı vermek amaçlı kullanmaktadır.. Türk ulusunun varlık gayesi  bu yönlü politikaları geliştirmek amaçlıdır..

Türkiye Cumhuriyeti kuruluşundan bu güne bu politikasını inandırıcı gösteren bir çok Uluslararası dünya siyasetine katkı sağlamış, ilgili eylem ve antlaşmaların altına imza  atacak özveride bulunmuştur..