ÇİFTLİK BANKIN MUDÜLERİ

Türk toplumu, muhasebe kaydı yazarkasa, KDV  ve benzeri mali vergi yükümlülükleriyle  8. Cumhurbaşkanımız Turgut Özal’ ın katkıları ile tanıştı. Daha önce hiç vergi, maliye, muhasebe yokmuydu? Vardı elbette ançak gerektiği gibi değildi. Hatta 2000 li yıllara kadar yine maliyede mali matamatik değil, Osmanlı öşürüne yakın  esnaftan hayat sıtandartı adı altında yıllık sabit vergi tahsil edilirdi. Bu vergiyi Esnaf iflas etse de,  işyeri yansa da ödemek durumunda kalırdı. Yani mali matamatikten yoksunduk. Ne demek mali matamatik,  iktisat matamatiği işin mantiği alt yapısı, kerahatı.

Tarım toplumunun maliyetle, iktisat okur yazarlıkla işi olmaz, toprağa tohumu saçar mevsimi gelince hasatı bekler. Hasat iyi olursa haklı olarak Allah rahmet verdi yağmur oldu hasatımı bol, çok şükür der sezonu kapatır.

Şimdiler de öyle değil, mazot pahalı diyor çiftçi “ ağam zarar ediyoruz bak Konya’ nın ilçelerinde ithal un ile ekmek, çörek yapıyoruz”  Devlet çiftçiye mazotu ucuzlaştırsa bütçe açık vereçek.
Yeni paraya geçtik ançak siyasiler yapılan yatırım rakamlarını hep eski paradan beyan ediyorlar. Yapılan yapılaçak yatırımlar katrilyonlarla ifade ediliyor ançak, çiftçinin mazotuna bir lira indirim yapmaktan imtina ediyorlar.

Aslinda konumuz çiftçi sorunları değil de, pancar da bize ordan bakıp duruyor. Yalnız pancar işi biraz AKP hükümetini yoracak size söyleyim.

Suyu tutan, göğü yürüten Tanrı hakkı için, TSK  Türk silahlı Küvvetleri eşliğinde OSO ile birlikte yürüttükleri Afrin Operasyonuna değinmeden geçilmez. Askerimiz çok muazzam bir askeri hareketle şer odaklarını, YPG-PYD  Mevzilerini  darmadağın etmiş Afrin şehirmerkezi ve çevresini güvenli hale getirmiştir. Gerek geçmişte  ve de gerekse bu operasyonda güvenlik güçlerimizin azimli müçadelesini takdir ediyorum.  Şehitlerimize Allah’ tan rahmet Gazilerimize açil şifalar dilerim.

Şu Tosun Paşa,  Burası Yolgeçen hanımı desem şimdi bana alınaçaksınız, yine olmasın da, bu kaçıncı arkadaş. Bu memleket de bu tür işler için bir mali sorumluluk, yaptırım yokmu acaba. Mesela, arkadaş sen bu milletin parasını toplayacaksın, topluyorsun da hani nerde teminatın, kaynağın, iznin, belgen varmış diye sormak gerekmezmi. Neyse, demek ki iktisat matamatiğimiz henüz tarım toplumu mantığını  öteye geçmemiş. Her ne kadar şehirler de yaşayıp iş hayatının içinde olsak da; mali matamatik içgüdüsü edinememişiz. Umarım bundan sonra bu tür finansal kuruluşlar bir izne tabi olur, bir teminat öz sermaye tanıklığı gözetilir. İnsanımızda çevresini sorgular, her söylenene inanmaz bilginin tanıklığına başvurur.

DESEM GÖLGE KABİNEN KİMLERDEN OLUŞUYOR

Doğru hükümetin  artıları çok olduğu kadar eksileri de yok deği. Muhalefet olmak her şeye rağmen ille de gitsin demek yapılan devrim niteliğindeki içraatlarıda kabullenmemek olsun, bunları kabul ediyorum. Muhalefetin neyi nasıl yapacağını bilmemiz gerekmezmi.

-  Eğitim politikası
- Tarım, Çiftçinin sorunları
- İşsizlik ve Yüksek öğrenim işsizliği
- Ulaşım- Hızlı Tren projeleri
- Emekli ve Askari üçret
- Güvenlik
- İsthdam
- Sanayi ve Teknolojik yatırımlar

Aşağı doğru saya biliriz, Muhalefetin gölge kabinesi yok, rakamlar hiç yok. Olan bir şey var

Akşener : Sen dizilerden tarih öğreniyorsun
                  Tarih öğreneçeksen İlber Hoca’yı oku


Kılıçdaroğlu: Sen, inek getiri, Tosun getirirsin ançak şu bizim paraları götüren Tosun Paşayı
                        getiremezsin.


Demek ki oyumuzu verirken de ezber yapmamamız  gerekmekte, Din diyanet meçrasında olduğu gibi, Tosun Paşa’ya para verdiğimiz gibi bizi temsil edeçek siyasilerde Oy verirken bir siyasi matematiğimiz olsun, sorgulayalım. Arkadaş, her vardığınız Şehir’de katirilyon projelerden yatırımlardan söz ediyorsunuz; madem bu kadar para çoksa mazot neden hergün artıyor, fiyatlar neden artıyor, faizle neden yükseliyor diyelim. Bizi yönetenler de daha dikkatli davranmak durumunda olur, siyasetin yönetimin kalitesi artar.