ÇEVRE Mİ—YOKSA İNSAN MI ÇEVRENİN ESERİDİR
ÇEVRE Mİ—YOKSA İNSAN MI ÇEVRENİN ESERİDİR
Çevremiz bizi var eden gereçek ya da biz insanlar çevremizi yaratan, düşünen canlılarız.
Her gün zamana karşı yarışıyoruz.
Ve yaşarken çevremizi yaratıyor, bir yandan sürekli üretiyor, diğer yandan da zamanın bizden sürekli birşeylerin eksiltip, tükettiği, aldığı gibi, biz de ürettiklerimizden yükselen eğriyle sürekli tüketip eksiltiyoruz.
Çevremiz bizi var eden gereçek ya da biz insanlar çevremizi yaratan, düşünen canlılarız.
Her gün zamana karşı yarışıyoruz.
Ve yaşarken çevremizi yaratıyor, bir yandan sürekli üretiyor, diğer yandan da zamanın bizden sürekli birşeylerin eksiltip, tükettiği, aldığı gibi, biz de ürettiklerimizden yükselen eğriyle sürekli tüketip eksiltiyoruz.
Üretim metotları, endüstri, iktisat, ekonomi çevreleri" insanların tüketmesi için durmadan piyasaya yeni ürünler, teknolojik materyaller ve mekanik ürünler arz ediyor.
Arzın çeşitliliği kalitesi cazibesi, talebin iştahını kabartıyor ve bu döngü mutamadiyen kendini yeniliyerek yükselen bir ivmeyle döngüyü tamamlıyor.
Eğer, talep cephesinde gözle görünür bir yavaşlama söz konusu olması durumunda,
arzın bütün yapısı "kalp ritmi" bozuluyor, daha doğrusu piyasalar zincirleme kalp krizi geçirmiş kabul ediliyor.
Piyasanın bu kontrolsüz merhalesinde anlıyoruz ki,
arzın denetimi ya hiç yok ya da denetim mekanizması gelişmiş değil.
Bunda şunu okuyoruz,
ekonomi pramitini ayakta tutan bütün dinamiklerin, talebin yarattığı tüketim ivmesine bağlı olduğunu.
Demek oluyor ki, insanlık sürekli tüketmek durumunda
Aksi halde, işsizlik, aşsızşık barınaksız kalmak gibi yaşamsal taleplerin karşılanamaması korkusu insanın bilinç altında zihnini meşgul etmekte.
Diğer yanda, üretim çeşitliliğini karşısında;
Ekoloji, canlı çeşitliliği ve buna insan da dahil olmak üzere, yaşam alarm veriyor..
Eğer, çalışan üreten insanların gelirleri asgari ve daha üzeri artış göstermesi durumunda, bu duruma bağlı tüketim eğrisi de paralellik gösterecektir.
Bu şu demek;
Tüketim, arzı güçlü bir şekilde artıracak.
Ekolojiyi, canlılığı yok eden üretim metotları, tüketim esnasında ve tüketim maddelerinin geri dönüşümünde de doğayı, insanı, suyu, toprağı, havayı, denizleri ve gökyüzünü, her şeyi kirletmeye değersizleştirmeye devam edecek.
Bu durumu bilmeyenimiz yok.
Tavsiye ya da telkinde bulunmayacağım.
İnsanın kendisini çevresel etkenlere, ve daha çok kendisine karşı koruyacak yeteneğinin var olduğuna inanıyorum, hayır inanmak değil insanda böyle bir yetenek gerektiğinden fazla var.
SİYANÜRLÜ ÖLÜM
İnsanın kendisini çevresel etkenlere, ve daha çok kendisine karşı koruyacak yeteneğinin var olduğuna inanıyorum, hayır inanmak değil insanda böyle bir yetenek gerektiğinden fazla var.
SİYANÜRLÜ ÖLÜM
Siyanürlü ölüm haberi önce İstanbulda, ardından Antalya'da geldi.
Doğrusu üzüldük, insanlığımızdan utandık.
İlgili cevre değil, millet olarak hepimiz ilgili çevreyiz.
Bu ve benzeri hadislerde millet olarak, toplum ve birey olarak duyarsız kalmamız beklenemez.
İlgili cevre değil, millet olarak hepimiz ilgili çevreyiz.
Bu ve benzeri hadislerde millet olarak, toplum ve birey olarak duyarsız kalmamız beklenemez.
Toplumun bireye arz ettiklerinin dışında bireyin, kendi taleplerini özelleştirmesi gibi bir duyarlılık geliştirmesi içinde yaşadığımız çağın asgari gerekliliği.
Geçtiğimiz günlerde Amsterdam'da yaşayan kuzenim, bir şey anlattı.
" bizim işyerinin yanında, Hollandalı orta yaşlarda bir insan vardı.
Bir gün, adamı hiç iyi görmedim, Ona yönelip;
nedir durumun, seni hiç iyi görmüyorum. Halin hiç hoşuma gitmedi Bak bir ihtiyacın varsa yapabileceğimiz bir şey olacaksa lütfen söyle yardımcı olalım" demiş.
Bir gün, adamı hiç iyi görmedim, Ona yönelip;
nedir durumun, seni hiç iyi görmüyorum. Halin hiç hoşuma gitmedi Bak bir ihtiyacın varsa yapabileceğimiz bir şey olacaksa lütfen söyle yardımcı olalım" demiş.
Hollandalı insan, kuzenime, " sen, siz nasıl biliyorsunuz, nasıl anladın. Evet doğru söylüyorsun ben hiç iyi değilim ancak, senin yapabileceğin bir şey yok, teşekkür ederim" demiş.
Aradan bir kaç gün sonra kuzenim, o insanın intihar ederek yaşamını sonlandırdığı haberini almış.
Eee, insan olmanın mesuliyeti yüksek, sorumluluğu ağır.
Ancak, bu sorumluluk insana arz edilene karşı, insanın taleplerini bireyselleştirdiği, özelleştirdiği sürece, insan özgürleşir,
arz edilenin bağımlılığından kendisini ve çevresini koruyup şekillendirecek cesaret ve güç kazanır...
Aksi durumda gerek birey ve de gerekse Toplum olarak bizi var eden çevrenin döngüsünden çıkamayız.
Yani, yaratıp imar edeceğimiz çevresel faktörler Topluma ve de bireye hakim olur...
arz edilenin bağımlılığından kendisini ve çevresini koruyup şekillendirecek cesaret ve güç kazanır...
Aksi durumda gerek birey ve de gerekse Toplum olarak bizi var eden çevrenin döngüsünden çıkamayız.
Yani, yaratıp imar edeceğimiz çevresel faktörler Topluma ve de bireye hakim olur...
Yorumlar
Yorum Gönder