Duyarlı duyarsızlık
Duyarsız duyarlılık.
İnsan ve onun yaşadığı çevre, yaşayan toplumun kalite seviyesinin önemli “ ölçütü” göstergesidir.
Çevre bilinci gelişmemiş bir halkın, toplumsal “ kollektif “ ürettiği değer ilgi uyandırıcı değildir.
Yaratmak, üretmek anlamında inşa edilen, tasarlanan eşya, mimari yapı, şehir planlama, altyapı gibi bir çok yaşamsal ihtiyaçlar, ya hiç karşılanamamıştır, karşılanmışsa da eksik ya da özürlüdür...
Yani toplumuzun halkımızın çevre bilincinin geliştirilmesi çabası, Milli Eğitim’in önceliği olmalıdır.
ADANA, BÜYÜK TÜRKİYE
Haber bültenlerinde Adana Şehir Hastanesi’nde vuku bulan bir skandal haber ile sarsıldı...
O da ney!!!
Hastanenin önündeki İncir Ağacı türküsü, Adana Şehir Hastane’sinin yemekhanesine gelip canlı canlı kurulmuş.
Sıra gecesi adıyla, davullar, zurnalar eşliğinde vur patlasın çal oynasın...
Bu durum; İlgili Hastane yöneticileri hakkında kovuşturma açmak yerine...
Ülkenin Sosyologları, Psikologlarınca ciddi bir değerlendirmeye alınarak, toplum da bu yönlü marjinal gelişmelerin önlenmesi anlamında politikalar geliştirilmesi gerekmektedir.
Çünkü, bu durum istisna değil...
Bir önceki yazımda; NEVÜ’de düzenlenen Demokrasi Paneli’nde de benzer durum yaşandı.
Panele gelen yüksek öğrenim almış “ Öğretmen “ konuklar, Panelin düzenlendiği Salonu düğün salonu gürültüsüne denk gelen ses kirliliğine maruz bıraktılar...
PROFESYONELLİK
Ülkemizin varlığına değer katacak, geleceğe yönelik kalıcı katma değeri yüksek markalar yaratmak anlamında..
Yaşamın bir çok alanında yapacağımız iş, üreteceğimiz ürün, sanat, fikir, yazım, sinema, tiyatro ve şehir planlama , çevre gibi pek çok sektörel alanında kalite beklentimizi karşılayacak mesleki profesyonellik gerekmektedir.
Dünkü işimiz ile bugün ki, bir önceki icra ettiğimiz sanat, yazım, yapıt geçmişe kıyasla aynıysa, bu demektir ki. “ mesleki bir suistimal söz konusu “ işimize kendimizi vermiyor, gelişim amaçlı gayret sarfetmiyoruz.
Çevremize baktığımızda bir çok alanda, hizmet sektöründe, mesleki branşlarda tatmin edici yetkinliğin yoksunluğunu gözlemliyoruz.
Bunun yanında, insanımızın bir çok meleki ya da hizmet karşılanması anlamında fiziki, ruhsal [ Hukuk, İktisad , mimari ve görsellik ] içgüdüsünün geliştirilememiş olduğu da bir gerçek..
Sanatı, sanatçı ve meslek erbabı, çoğu zaman mesleki gelişimine müşteri “ talep arz-ı geliştirir “ katkı sağlamak durumundadır..
İnsanımızın, kültürel ve çağdaşlık yolculuğunda önündeki engelleri büyük bir azimle aşacağına inanıyorum.
Biraz ferdi sorumluluk, çevre bilinci ve bu yönlü kararlılık gösterecek irade geliştirmemiz durumunda her şeyin çok daha güzel olacağına inanıyorum.
Yorumlar
Yorum Gönder