Büyük Taarruzun 97..yılı anısına atfen..

Demek öyle !!

İnsan da,  toplum olmak, millet olmak,  birlik olmak bilinçi geliştirilmeden toprağa, vatan  tanımı kazandırılamaz.

“ Eğer uğrunda ölen varsa, toprak vatandır “ algısı, toplumda bu bilinçin kazandırılmasından  sonra ki   eylemin tanımıdır..

Millet  olmak bilinçi gelişen toplum,  ancak devletleşerek varlığını sürdürebilir. 

Millet olma bilinci : Bir  Ülkü’nün etrafında  insanların  toplu olarak kenetleşmesi, ülkülerini bayraklaştırmasıdır. 
Ve  bu uğurda, yâr’dan da  ser’den de  geçmesidir. 

Bu kavramları  oluşturan, tanımlayarak  içinde yaşadığı topluma  kazandırarak  bayraklaştıran, o toplumun içinde ki bilge, düşün ve inanç  insanlardır. 

Varlığını sürdüren devletlerin,  sürdürülebilir olmalarını sağlayan, yaşadıkları çağın gerekli medeni tanımlarını yapacak olan da yine   bu yönlü  gelişme gösteren entelektüel birikim  kazanmış  aydın insanlardır..

Bu bağlamda, yaşayan medeniyetimizin en temel eksiği, gereksinimi;

Milletimizin içinde çıkan aydın, bilge, düşün insanı  ve  yaşadığı çağı tanımlayan entelektüel birikim kazanmış insanlarımıza hak ettiği değeri vermemektir.

Cumhuriyetimizin 30 Ağustos 1923 Büyük Taarruz’un 97.’yılı  kutluyorum. 

Ve bu yazımı Büyük Taarruzun  97.yılı seneyi devriyesinde, Başta Mustafa Kemal olmak üzere tüm Şehit, Gazi  ve cephe gerisinde ki milletime ve  milletimin aydınlarına   atfediyorum...

Milletimize bu zaferi  kazandırarak Bayramlaştıran başta Mustafa Kemal olmak üzere O’nun şahsında bütünleşen  bütün şehit ve gazilerimizi minnet, şükran ve rahmetle anıyor, ruhları şadolsun diyorum. 

Bunun yanın da bizi bir ülkü etrafında kenetleştirerek millet olma bilinçi kazandıran  alim, bilge ve aydın insanlarımızı da rahmetle anıyorum..

“ Ziya Gökalp, Falih  Rıfkı, Namık Kemal, Halife Edib Adıvar, M. Akif Ersoy, Hamdullah Suphi, Mahmut Esat Bozkurt, 
Mithat Paşa, Yusuf Akçuralı, Yunus Nadi,

Cumhuriyet döneminin  aydınlarıysa Hamdullah Suphi, Falih Rıfkı Atay, Yakup Kadri, Memduh Şevket Esendal, Mehmet Emin Yurdakul, Hüseyin Rahmi Gürpınar bu isimlerden bazılarıdır. 

Aydınını  öteleyen  entelektüel birikim kazanamayan milletler,  fiziki varlıklarını  yaşadıkları çağın  gerekli kıldığı modern  insan, toplum profili kazandıramazlar. 
Çok  daha  gerilerinde bir yaşam algısıyla  varlıklarını sürdürmek durumunda kalırlar..


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Belediye Başkanı Erol Ünlüsoy

Araştırmacı Yazar İbrahim Selvi ile Röportaj Röportaj : Asude Can

HDP-YSP ya da Kandil'in siyasi uzantısı