İletişim lisanı üzerine

 


İletişim lisanı üzerine
Eylül 22.2024
İbrahim selvi
Kapdokya post köşe yazarı

Türkiye'de yakın zamana kadar  polis/karakol hikayeleri  (içeriği malum olan anekdotlar) anlatılirdı.

Şimdilerde, hastane/sağlik personeli ve hasta iletişim/şiddet hikayeleri anlatılmakta ve veya haber olmakta.

Diğer yanda Okul/Öğretmen ve veli, öğrenci hikayeleri.

Böyleyken, neden polis/karakol hikayeleri Türkiye genelinde  son buldu?
Polis, hizmet politikasını mı değistirdi yoksa  vatandaş mı değişti?

Daha dün yine bir hastanemizde nahoş şiddet yönlü ceryan eden hadise haber bültenlerinde yer aldı.

Yine dün  Kayseri Şehir Hastanesi'nde  bir doktor değil,  Hocamızın yanlış iletişim lisanına maruz kalmış  yakınım yakınarak anlattı!



Kim haklı/haksız  diye mi sormalı, bakmalıyız?
Yoksa neden bu  iletişim tatsız yere, önce sözlü sonra fiziki şiddete dönüsüyor diye araştırmalı çözüm önerileri mı geliştirmeliyiz?

(Ceza/eğitim ve yaşam koşulları birbirine karıştırılmamalı. Ceza en son alınacak tedbirdir.)


Sonra, yıllardır devam eden sözünü ettiğimiz bu nahoş, şiddet yönlü gelişmelerin neden önüne geçilemiyor?
Ve alınan her önlem ceza, kolluk gücü önlemi ve dokunulmazlık sığınağı, mesafe gibi önlemlere başvuruluyor?

Saglık alanında  bir örnek:

Hasta yakını ilgili Hoca'dan hastasıyla ilgili detaylı bilgiyi almış ( Hoca, detaylı bir şekilde 20 dakika anlattım. Sonra ilerleyen saatlerde önüme yine birisi geçti hastam hakkında bilgi alamıyorum diye yakındı. Ben hastayı sordum, kim diye,
ilgili alanı anlamaya çalıştım.



Ve baktım ki, iki saat önce benim detaylı bir şekilde hastasının durumunu anlattığım hasta yakını; durumu kavrayınca bey amca ben sizi iki saat önce hastanızın durumu hakında bilgilendirmedim mi? Neden yakınıyorsun, dedim).

Sonra hasta yakını " nebilim ilk defa bugün siz bilgi vermiştiniz" deyip sıvışmış.

#Koordinasyon

Sağlık personelimizi yersiz yere çok zorladığımız oluyor.
Belki sağlık personelinin de gergin olduğu anlar olabilir.

Belliki bu anlamda  göremediğimiz çok sayıda bileşen faktör vardır.




Polis/Karakol ;
Ancak, görüştüğüm Polis memurlarınin da ileri düzeyde sorunları var ve pek çok sayıda.
Vatandaş kollukguçü anlaminda iyi, en azından hikaye, haber gelmiyor.
Doğrusu son yıllarda bu anlanda  hiç olumsuz haber, anekdot gelmedi, anlatılan ya da dinlediğim Polisin iyi tutum ve davranışı menmuniyet yönlü.
Tabi münferit hadiselerde olabilmekte.

#yerelpolitikalar

Kentimizde bunun önüne nasıl geçebiliriz?
Türkiye geneli gelişen olaylara kentimizin kapisıni açmalı miyız? 

#Bölgeselpolitikalar

#kentekonomisi
#kentkonseyi
#siviltoplum
T.C. Nevşehir Valiliği
Özel Idare

Eğitim sektörü alanında;
Bana anlatildığı kadarıyla bir anekdot aktarmak istiyorum.
"Meslek Yüksek Okulunda;
"Öğrençi ders başlamasından biraz sonra sınıfa girdi yani geç kalmışti. Kapı calindı ögrençi dersilğe girdi ve sezsizce geçip yerine oturdu.

Akabinde ders veren Öğretim görevlisi Hoca bundan ne anladıysa (izin mi alması gerekiyordu, başka şey mi?).

Hoca İlgili Öğrençiye yönelerek " sen nasıl bir zekanın mahsülüsün " dedi.

Öğrenci  taşradan gelmiş sesini çıkartmadı ançak ben bu ithamı, üslubu hazmedemedim ve Hoca'ya karşı,   Hocam, bu ithamınız kabul edilemez dedim ve karşı çıkıp tepkimi gösterdim.



Hoca'da kendini savunmak anlamında bir şeyler söylemiş ve vb.

Büyüklerimiz  " tatlı dil yılanı deliğinden çıkartır " deyip geçmişler.

İletişim lisanınız yoksa, hangisi okul okumuş olursanız  olsun,  isterseniz  Harvardlı  yoksa Oksfortlu olun; 

Sahip olduğunuz  diplananızı çerçeveletip Kamu  Kurumu ya da Özel Sektördeki size tahsis edilen  ofisinize  değil, kendi evinizde bir köşeye asın.

İsminizi de iş ve işçi bulma  kurumundaki  daim listeye yazdırın diyorum.

Vatandaşa da şunu salık veriyorum;

Sabırınız, hosgörünüz, töleransınız ve kendinize, karşı tarafa saygınız yoksa evinizden, mağranızdan çıkmayın çünkü siz daha insanı melekeler kazanmamışsınız.




Ya da yasadığımız çağın insanı değilsiniz.
Bilinçiniz yasadığımız çağa uyarlı değil.

Şeklen, fiziken ve lisanen insan olabilirsiniz insan  suretindesiniz bu doğru ancak,  insanı refleksleri kendinize kazandıramamişsınız.

Dışarı çıkarsanız kendinize ve çevrenize zarar verirsiniz.
Önce insan olmayı, insan kalmayı öğrenmeli ve sonra meslek sahibi olup insan içine karışmalıyız.

Saman ile  başak tanesi ayırt edilmeden mahsül,  un yapılıp ekmek elde edilmez.

Kapadokya post
kapadokyapost@gmail.com
anatoliaibrahim.blogspot.com


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Araştırmacı Yazar İbrahim Selvi ile Röportaj Röportaj : Asude Can

TURİZM MERKEZLERİMİZ VE FİYAT POLİTİKAMIZ

GÜLŞEHİR KİTAP FUARININ ARDINDAN