Bireysel ve kamusal duyarlılık

Bireysel ve kurumsal duyarlılık

16 Şubat 2023

Bursa/Türkiye

İbrahim selvi tarafindan



Bireysel sorumluluklar ile kamusal yükümlülükler birbirine  karıştırılmamalıdır.

Bu kavramlar temelde sorumluluk, yükümlülük ilkesi  olarak aynı gibi gözükse de.

Yaptırımları, duyarlılığı ve alanları  farklıdır.

Bu duruma örnek;

Aracınız  karayolunda  arıza yapabilir,  böyle durumlarda aracınızı en kısa sürede ilgili yol güzergahında çıkartıp Trafiği engelleyici duruma son vermek durumundasınız.


İlerleyen süreçte aracınızı, nasıl nerde yaptırırsınız ya da hiç tamir etmezsiniz bu sizin bireysel taktirinize bırakılmıştır.


Ancak, kamuyu ilgilendiren alanlarda keyfi haret edemiyecegimiz gibi bireysel, ferdi görüş ve taktirimize de yer verilemez.


Bursa'nın kent meydanında 15-20 yıl süreli atıl bırakılmış bir yapı var, kaderine terk edilmiş.


Resim: Bursa kent meydanı/Turkiye

Çok detaya girmeden.

Bireysel sorunlar kamuya yük, çirkinlik, keşmekeşlik, mezmelelik olarak geri dönüşü açık birakilamaz.


İlgili  inşaat mali ya da hukuki benzeri problemlerden dolayı yarım, aksak bırakılmış olabilir.


Ancak, kamusal sorumluluk ertelenemez, bu yönlü mazeret kabul edilemez.


Belediye, ilgili malikleri çağırıp, derhal bu çirkinliği kamufule edin.

Bu yapı kentimin meydanında ucube gibi bırakılamaz, Belediye olarak biz buna müsade edemeyiz.

Ya siz bunu telafi edersiniz ya da Belediye olarak biz  bunu yapar, faturasını sizden talep ederiz, gibi sert kararlı yaptırımlar arz etmeyi gerektirir.


Adamın hiç bir görsel zevki yok.

Estetik kaygısı yok.

Kent tasarımı, görsellik, yaşanılabilir kent hayali kültürü yok.

E ben bu kenti seviyorum.


Arkadaşım, sen Belediye Baskanı, Encümen ya da bu kurumlarla ilgili birşey olma,  hatta oradan uzak dur.

Hatta, görsel, estetik zevkin yoksa mimar, mühendis de olsan kent yönetimine talip olma, projelerinle katkı ver.

Kısaca kent yönetimine talip olan insanların bu yönlü duyu, his, kültür ve zevklerinin  olması ve bu yönlerini sürekli geliştirmeleri gerekmektedir.

Diğer yanda;

Cadde imara acilmiş, bu paralelde çok güzel oteller,  apartmanlar yapılmış.

Çeşitli cafeler ve iş yerleriyle cadde donatılmış.

Yalnız bu cadde üzerinde az da olsa henüz inşa edilmeyen arsalar da var.

Bu arsalar çok degerli, menkul değeri milyon Euro ile ifade edilmekte.

Böyleyken, bu arsa/arsalar bakımsız cadde üzerinde açık çöp alanı, mezmelelik gibi kullanılıyor.

Belediyenin görsel zevki olmadığı için bu durumun hiç farkında bile değil.


Belediye'ye varıp bu durumu anlatsaniz,  ilgi " Ben anlayamadım siz neden söz ediyorsunuz" diyecektir.

Oysa,  yine Belediye bu  arsanın/bahçenin temiz tutulmasında da yükümlüdür.

İlgili taşınmazın sahibine ulasılıp (varlıklı insan ancak bilinci çöl bedevisi gibi, bildikleri ezberden, yaratıcı ruhtan yoksun, şurdaki arasamin degiri şu kadar diyen cinslerden)

Belediye ilgili kurum, taşınmaz sahibine  " Bu caddenin görselliğini bozmaya hakkınız yok, derhal bu mezmelelige bir  son verin, arsanizin, bahçenizin bakımını yapın, yaptırtın " demeli.

Bu kamusal sorumluluğun  vazgecilmez yükümlülüklerindendir.

Biliyor mu? Bilmiyor.

Belediye'de bilmiyor, yurtaş da bilmiyor.

Yurtaş, kimden öğrenecek, hepimiz herşeyi bilemeyiz ki.

İlgili kurumun bilmedigi görmezden geldigi şeyi, yurttaş da, işte öyle.

------------------

Memleketimizde 6 Şubat 2023 günü  yaşanılan 

Afette yaşamını yitiren insanlarımıza Allah'tan rahmet, geride kalan yakınlarına büyük sabır, metanet ve başsağlığı dilerim.

Ulusumuzun başı sağolsun.

Afet de öyle, kamusal sorumlulukların belirli bir disiplin ve sorumluluk ilkesi içinde yürütülemeyişi; 

Ulusumuzun Afetlerde daha çok  can kayıbına ve daha yüksek mali kayıplara kapı aralamaktadır.

Netice olarak, birey önce kendi ışığını kendisi oluşturmalı, birey kendi aydınlığında yürümeli.

Karanlıkta yürüyen adamın  adalet arayışı, mahkemesi aydınlıkta yapılamaz.

Kurumlar,  bu aydınlığın artmasına gelişmesine katkı veren merkezler olmalı.

Yıkılan yapıların arasında kale gibi ayakta duran binalar da var, evet var.




Dip not:

Türkiye genelinde Tapu Kadastro yetkililerinin taşınmaz sicil yenilemelerinde,  geçmiş dönem ve güncel yapılan ihmal ve eksiklerden kaynaklı öyle trajikomik  yaşanılanlar var ki, bu hataların geriye dönüşümü ayrı bir trajedi, zaman, enerji kaybı ki, sormayın....

Bu konuya ilerde değinmek istiyorum.


İbrahim selvi 

kapadokyapost@gmail.com






Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Belediye Başkanı Erol Ünlüsoy

Araştırmacı Yazar İbrahim Selvi ile Röportaj Röportaj : Asude Can

HDP-YSP ya da Kandil'in siyasi uzantısı